Süphanoğlu’nun açıklamalarından öne çıkan noktalar şu şekilde:

  • İki şirkete el konulması akabinde Sigortacılık sektörü bir güven ve dayanıklılık krizinden geçiyor. Bu kriz ortamında sektöre yön verecek ve liderlik edecek dinamik bir yönetime ihtiyaç var.

Sigortacılık sektörü zorlu ve kritik bir dönemden geçiyor. İki Şirketin faaliyetlerinin durdurulması sadece bu şirketler için değil, tüm sektör paydaşları açısından bir sorun teşkil ediyor. Özellikle böyle kriz zamanlarında aynı yaklaşımı sürdürmenin, gerekli dinamizmi sağlayamamanın sonuçları çok daha ağır olur. Hem sektörün ihtiyaçlarına hem de genel eko-politik konjonktürün gerekliliklerine uyum sağlayabilecek kabiliyette yeni, cesur, güçlü ve dinamik bir yönetim anlayışına ihtiyaç var.

  • Sigortacılık sektöründeki deneyimimizin yanı sıra, başka sektörlerdeki tecrübelerimizin de katkısıyla çerçevenin dışında bakabildiğimizi ve kaçınılmaz bir biçimde ihtiyaç duyulan bu atılım için sektöre öncülük edebileceğimiz noktasında iddialıyız.

Türkiye’de Sigortacılık sektörü, potansiyelinin çok gerisinde bir büyüklüğe sahip. Ülke ekonomisinin büyüklüğü ve finans sektörünün güçlülüğü karşısında sigorta sektörünün konumu bizce kabul edilemez bir seviyede. Sigortalılık kültürünün yaygınlaşması, mevzuat alt yapısının iyileştirilmesi, regülatör ve diğer bürokratik kurumlarla ilişkilerin geliştirilmesi, branş bazlı projelerin hayata geçirilmesi ile sigortacılık hak ettiği büyüklüğe çok hızlı bir şekilde ulaşabilir. Bunun için doğru ve kararlı adımların atılması ve TSB’nin de buna öncülük etmesi gerekir. Biz sigortacılık sektöründeki deneyimimizin yanı sıra, başka sektörlerdeki tecrübelerimizin de katkısıyla çerçevenin dışında bakabildiğimizi ve kaçınılmaz bir biçimde ihtiyaç duyulan bu atılım için sektöre öncülük edebileceğimiz noktasında iddialıyız.

  • Hem cesur hem güvenli bir sigortacılık yaklaşımını ifade eden yenilikçi bakış açımız Arex’te rüştünü ispatladı. Şimdi bu yaklaşımla TSB yönetimine de yeni bir soluk getirmek istiyoruz. Türkiye’de sigortacılığın yönünü ve ivmesini değiştirecek bir dönüm noktası oluşturacağız.

Biz Arex Sigorta olarak, yeni ve yenilikçi bir sigortacılık yaklaşımını başarıyla ortaya koyduğumuza inanıyoruz. Elde ettiğimiz teknik ve finansal sonuçlar eşine az rastlanır bir başarı hikayesi yazdığımızı objektif bir biçimde gösteriyor. Arex’te bir yandan geleneksel sigortacılık kalıplarının ötesinde bir sigortacılık yaklaşımını hayata geçirdik. Bu başarılı tablo, titizlikle hayata geçirilmiş bir sigorta tekniği ve kuşatıcı bir yönetim felsefesinin ürünü. Aynı yaklaşımla Türkiye’de sigortacılığın yönünü ve ivmesini değiştirecek bir dönüm noktası oluşturacağız.

  • TSB’nin bürokrasinin çarkları arasında kaybolmaması için güçlü irade ortaya koyması zorunlu. Bu da diğer sektör paydaşlarının yanı sıra, sermayedarların da elini taşın altına koyduğu bir Birlik ile mümkün.

TSB’nin son derece kritik bir misyonu var. Bir meslek örgütü olarak Birlik’in doğrudan icrai bir pozisyonu yok, ancak sektörün ihtiyaçlarını ve beklentilerini doğru şekilde tahlil edip, başta SEDDK olmak üzere doru muhataplara etkin şekilde iletme ve bu gündemlerin ısrarlı bir biçimde takipçisi olma misyonu var. Bu da diğer sektör paydaşlarının yanı sıra, sermayedarların da elini taşın altına koyduğu bir Birlik ile mümkün. Biz sermayedar ve yönetim olarak, yaptığımız sigortacılık faaliyetinin tüm sonuçlarını ve sorumluluğu üstleniyoruz. Tüm riskleri kabul ederek inisiyatif alıyor ve attığımız her adımın sorumluluğu sonuna kadar kabul ediyoruz. Tüm sektör ve sektörün temsilcisi olan TSB için de elimizi taşın altına koymaya talibiz.

Editör: Sigorta Postası